Beş Bin Yıl Öncesi/Sonrası
- dilaraduzenli
- 30 Eki 2020
- 1 dakikada okunur

Netflix’de yeni yayınlanan Sakkara’nın Sırları isimle belgeseli yeni izledim. 2018 yılında Mısır’da keşfedilen mezarların nasıl bulunduğunu, bulunan mezarların hikayesini anlatan belgesel aslında gayet hoş olmuş bence. Ama benim ilgimi başka bir nokta çekti belgeselde. Hayvanların çektikleri acıların beş bin yıl önce de beş bin yıl sonra da aynı olduğu, geçen onca sürede değişen şeylerin ne kadar az olduğu çekti dikkatimi.
Belgeselin bir bölümünde ustabaşının bir konuşması yer alıyor. Wahtye’nin mezarının duvarlarında yazılan yazılarda ve çizilen şekillerde kendi günlük hayatından bazı şeyler bulduğunu söylüyor. Arkadan gelen duygusal müzik eşliğinde hem de. Bunları anlatırken de deveye yüklenmiş palmiye dalları ve üstü tıka basa doldurulmuş bir arabayı güçlükle çekmeye çalışan bir eşek gösteriliyor. Beş bin yılda hala bir şeylerin değişmediğini , hala hayvanlara ihtiyacımız olmadığı halde eziyet ettiğimizin gösterilmesi kendimizi üstün bir ırk olarak gören biz insanlara bir kez daha üzülmemi sağladı. Beş bin yıl …. Dile kolay.
Ne zaman hayvanlara eziyet etmekten, yapabileceğimiz işleri onlara yüklemekten , başka çözüm yolları varken onları kullanmaktan vazgeçeriz? Az kaldı ümidiyle …
Comments